Saç Ekimi
Başarılı bir saç ekimi, hastanın doktorla ilk iletişiminden başlar. Telefon veya e-maille, hastanın sorusuna yeterli bir şekilde cevap verebilmek iyi bir doktor – hasta ilişkisi kurmanın temelini oluşturur. Eğer hasta muayeneden önce bilgi isterse, kendisi doğru bilgiyi alabileceği bir internet sitesi veya makaleye yönlendirilmelidir.
Saç Dökülmesi Sonrası Saç Ekimi Yapılabilirmi
Saçların dökülmesi doğal bir süreçtir. Ortalama dökülen saç teli sayısı günlük 50’dir. Bu dökülen oran saçta kayıba yol açmaz. Çünkü aynı oranda saç geri çıkar. Ama dökülen saç sayısı fazla olursa vücut bunu tolere edemez ve saç kaybı oluşur. Saç ekimi ile bu kaybedilen saçlı alanlar geri kazanılabilir.
Saç ekimi için muayenede, aday seçimi ve gerçekçi beklentileri oluşturur. Tüm hastalar, doğal ve anlaşılmayan bir saç ekimi bekler. Hiçbir hastada doğal olmayan ve “eklenmiş” bir saç çizgisi görüntüsü istemez. Çünkü son 15 yıl içinde, plastik cerrahlar 10 veya 20’lik saç kökü içeren nakillerinden, daha doğal duran 1’li, 2’li, 3’lü ya da 4’lü saç nakil gruplarına geçiş yapıldı. Doğru teknikle, tüm hastaların doğal görünümlü saç ekimine kavuşması mümkündür. Bu nedenle, 21. yüzyılda başarının yolu, saç ekiminde yakalanan “algılanan yoğunluğun” gerçekçi bir beklenti üzerine kurulmasından geçiyor. Bunu sağlamak için, muayene süresince, saç dökülme eğrisinin doktor tarafından öğrenilmesi gerekir. Bu geçmiş şunları içerir; saçlar ne zamandır dökülüyor, ne hızda dökülüyor, bu zamana kadar yapılan tedaviler ile saçın fiziksel özellikleri, yani kalınlık, dalgalılık ve donör yoğunluğu. Prosedürdeki net yoğunluk, saç nakli yapılan kök sayısından, devam eden saç kaybının çıkarılmasıyla bulunur. Hızlı bir şekilde saç dökülmesi devam eden hastalarda, net bir artışın görülmesi, doğal veya tıbbi yollarla saç dökülmesi yavaşlamış hastalardan daha zordur. Aynı sayıda saç köküne sahip olan kalın ve kıvırcık saçlı hastalarla, ince ve düz saç köklerine sahip olan hastalarda aynı sayıda kök büyümesi gözlense de, algılanan yoğunluk farklı olabilir. Daha kalın saçlara sahip olan hastalar, ince ve düz saçlılara göre %50 ile %100 arasında daha fazla saça sahipmişler gibi görünür.
Bir başka önemli mesele de, saç naklinin nereye olacağı ve hastanın amacına ulaşmak için kaç adet prosedür uygulanacağıdır. Doktor, hastanın kozmetik önceliğinin kafanın ön kısmı mı, tepesi mi, yoksa ikisinin birden mi olduğunu öğrenmelidir. Erkeklerdeki devam eden saç dökülmesinin yapısı, tepe bölgesindeki geçici veya sonradan başlayan saç çizgisi gerilemesi açılarından incelenmelidir. Ekilen saç, prosedürden itibaren her zaman doğal gözükmelidir. Ön kısmın üçte ikilik bölümü, saç ekiminin “güvenli” alanlarından biridir. Saç derisinin tepe kısmı ise, erkek hastalarda uzun vadede daha fazla risk içermektedir. Devam eden saç dökülmesi, tepe bölgesinde saç ekilen yerin etrafında dairesel bir deri parçasının açığa çıkmasına yol açabilir. İhtiyaç duyulan ameliyatların sayısı, gelecekte yaşanacak saç dökülmesinin hızı ve etkisini yansıtacak sayıda olur. Hastaların çoğu, amaçlanan yere gelmek için 2 adet prosedürle yetinebilir.
Tüm hastaların detaylı bir tıbbi geçmişi alınmalı ve kaydedilmelidir. Devam eden herhangi bir durum veya ilaç kullanımı, ekim işlemiyle çakışma ihtimali nedeniyle, diğer uzmanlarla veya hastanın asıl doktoruyla konuşulmalıdır.
FUE (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu) Yöntemi Saç Ekimi
Ameliyat konusundaki amaçlar, her zaman daha az travma, daha az yara izi, ve daha kısa süreli iyileşme dönemini sağlayacak teknikleri bulmaya eğilimli olmuştur. Saç yenileme ameliyatlarında, ameliyat sonrası donör bölgede üç adet ana sorunla karşılaşılır. Bu sorunlar karşısında, foliküler ünite ekstraksyonu adı verilen (FUE) bir teknik geliştirildi. Saç folikülleri doğal olarak birli – dörtlü saç grupları halinde uzar. FUT tekniğinde olduğu gibi saç derisinden bir şerit veya elips kesip bunu foliküler ünitelere bölmek yerine, foliküler üniteler donör bölgeden ayrı ayrı çıkarılır. Bu teknik, saç kökünü almak için daha az zarar verici bir yöntemdir ve çizgisel yara izi oluşturmaz. Ayrıca daha az acıya ve donör bölgesinde daha az rahatsızlığa sebebiyet verir. Bu yüzden FUT tekniği terkedilmiş ve yerini FUE tekniğine bırakmıştır.
Daha çok saç derisinde nakil yapmak için kullanılsa da, FUE diğer bölgelerde de kullanılabilir. Bunlar göğüs, sırt, boyun ve kasık bölgelerdir.
FUE hakkındaki beklentiler de saç ekimi konusunda oldukça büyüdü. Bu bölümün amacı, FUE hakkında gerçekçi bir bakış oluşturmak ve bu yöntemin teknolojik sıkıntıları, metotları, komplikasyonlarını anlatmaktır.
Genellikle, FUT şerit çıkarılması yöntemiyle saç yenilenmesi için aday olarak kabul edilen her hasta FUE için de uygundur. Bu hastalar da aynı tıbbi değerlendirmeden geçip, beklentileri üzerine konuşulmalıdır. FUE’deki sonuçların da şerit çıkarılmasındaki sonuçlardan farkı yoktur, zira ikisinde de aynı foliküler ünitelerle nakil işlemi yapılır. Genel olarak, FUE için yaş, donör yetersizliği veya gerçek dışı beklentiler gibi genel sebepler dışında uygun olmayan hastalar FUE yapımını imkansızlaştıran durumlara sahip insanlardır. Bazı hastaların deri karakteristikleri FUE işleminin normalden daha uzun sürmesine veya daha zor olmasına yol açabilir. Böyle durumlarda doktor önceden bir değerlendirme veya test ameliyatı yapabilir. FUE’nin uygulanmasını neredeyse imkansız hale getiren en önemli mesele var olan yara dokusudur. Bu doku foliküler üniteleri bağlayıp, çıkarma işlemi sırasında olası zarar veya bölünmelere yol açar.
Kliniğimizde FUE ile saç ekimi 0.4 mm iç çapında mikro iğneler ile yapılmaktadır. Diğer kliniklerin çoğunda ise 0.8-1 mm çapında iğneler ile mikro motor yöntemi kullanılmaktadır. Mikro motorla hem daha az saç kökü alınabilmekte hem saç arkasında donör alanda zımba deliği gibi iz bırakmakta hem de alıcı alanda daha seyrek ve kaba bir saç ekimine izin vermektedir.
Halbuki mikro iğneyle tek seansta 4000 kök alınabilmekte, hem doğal ve ince bir saç ekimi yapılabilmekte, hem de hiç bir iz bırakmamaktadır. Saç ekimi hastane ortamında plastik cerrahi uzmanları ve saç ekim hemşireleri tarafından yapılmalıdır.
Saç Ekimi Öncesi
Ameliyat gününde, hastaneye gelmeden önce tüm hastalarımızın hafif bir kahvaltı yapmasını öneriyoruz. Hastaneye geldiğinizde, özel bir odaya alınıp ameliyat öncesi ve sonrası öneriler bildirilir. Hastalar, eşyalarını bırakıp ameliyat önlüğü giyebilecekleri bir soyunma odasına alınırlar. Daha sonra da prosedürün uygulanacağı odaya geçilir. Burada işlemi yapacak ekip tanıtılır ve donör bölge işaretlenir ve saçlar kısa kesilir.
Saç Ekimi Nasıl Yapılır?
Daha sonra saçın alınacağı bölge lokal anestezik ile uyuşturulur. Mikro iğneler ile saçın arkasından tek tek saç kökleri fue yöntemi ile alınır. Ama planlanan kök sayısının hepsi alınana kadar saç kökleri yuvalarından çıkarılmaz ve beslenmeleri bu şekilde bozulmaz. Saç kökü alınması bitince hepsi toplanır ve direkt ekime geçilir.
Prosedür bittiğinde ekim yapılan alana antibiyotikli bir solüsyon tatbik edilir ve bu alan açık bırakılır. Donör bölgeye de nemli gazlı bez ve antibiyotikli merhem uygulanır ve bandaj ile kapatılır. Bu bandaj 2 gün kalacak bir kafa sargı ile sabitlenir. Bu sargı hem şişliğin artmasına hem de şişliğin aşağı inmesine engel olur.
Saç Ekimi Yaptıranların Belirlenmesinde Kullanılan Kriterler
- Saçını kısa kestiren ve yara izi görünür olabilecek hastalar
- Daha önce başka bir ameliyattan aşırı derecede yara izi bulunup, şerit yöntemi için uygun olmayanlar
- Şerit çıkarılması için gerekli saç derisi esnekliğine sahip olmayanlar
- Yaraları kalın veya geniş yara izleri ile iyileşen hastalar
- Atletler gibi prosedür sonrasında yüksek seviyede bir aktiviteye girecek olan hastalar
- Acıya karşı çok duyarlı olan hastalar
- Saçları aşırı derecede kalın olup, daha estetik bir görünüm için alt boyun bölgesinden saç çıkarılmasına ihtiyaç duyanlar
- Büyük ölçekli nakiller sebebiyle ön saç çizgisi kötü gözüken hastalar. FUE yöntemi tek seferde bir foliküler ünite nakledecek şekilde yapılabilir.
Saç Ekim Sonrası
- Günlük aktivitelere devam edilebilir, fakat 1 hafta boyunca ağır egzersiz yapılmamalıdır.
- Ön bölgedeki lokal anestezi kaynaklı ödemi azaltmaya yönelik ve ağrı kesici amaçlı, 3-5 gün boyunca günde antiinflamatuar tablet alımı önerilir.
- Saç alınan ve ekilen bölgelerin, sadece ameliyattan sonra rifocin ampul atuşmanı ile kurutulması uygulanır.
- İkinci gün duş alınabilir, fakat kabukların kaşıması önerilmez.
- Ekilen bölgelere yıkama öncesi losyon ve donör bölgelere ise 1 hafta boyunca antibiyotikli merhem sürülür.
- Hastaların çoğu 2-3 gün içinde şapka ile işlerine döner ve7 gün sonra kozmetik açıdan bir sıkıntı yaşamazlar.
- Kabuklanmalar ameliyattan 7-10 gün sonrasında dökülür.
- İlk ameliyatın devamı aynı alana 6 ay sonra, başka bir alana 1 ay sonra tekrar saç ekimi yapılabilir
- 12 ay sonra son yoğunluğa ulaşılır.